uzun zaman önce aldığım, her çıkan kitabına musallat olduğum fakat bir türlü okumadığım bu seriyi onuncu kitapta çıkınca bir ele alayım dedim...
yayın evinin benden hızlı gitmesi seriye çok ayıp etmişim gibi hissettirdi :)
serinin yazarı Yasmine Galenorn...
serinin kitapları sıra ile :
CADI - DEĞİŞİM - KARANLIK - EJDERHA CADI - GECE AVCISI - ŞEYTAN KADIN -
KEMİK BÜYÜSÜ - HASAT AVI - KANLI SEÇİM - KARANLIĞA DAVET
ilk üç kitabı okuyup bir süre ara verdim... araya başka merak ettiklerim girdi...
ve beni çok da heyecanlandırmadı, orta derecedeydi...açıkçası biraz korktum da acaba devamı böyle mi gelecek diye...
neyse ki öyle olmadı...
ilk üç kitapta hem olayları anlamaya hem karakterleri tanıtmaya çalıştığı için yazar, her ne kadar aksiyon bol olsa da kitaplar orta derece bir fantastik kitaptan öteye geçemedi benim için...
lakin dördüncü kitap itibari ile yeni katılan karakterler,daha fazla büyü, özellikle kız kardeşlerin artan güçleri ile seri güzelleşti...
özellikle Camille'in ağzından anlatılan kitaplar favorim oldu... bunu derken şunu da açıklayayım, her kitap ayrı bir karakter tarafından anlatılıyor...ilk kitap cadı olan kardeş Camille tarafından, ikinci kitap değişim şekil değiştiren ve ölüm bakiresi olan kardeş Delilah tarafından, üçüncü kitap karanlık ise vampir olan kız kardeş Menolly tarafından anlatılıyor... ve bu sıra aynen devam ediyor... ki ben bu şekilde olmasını pek bir sevdim :)
az önce de belirttiğim gibi benim favorim Camille çünkü kendisi cadı ve çok ilgi çekici büyüleri var...
onun Anne Ay ile olan bağını ve avlarını okumak çok keyifli...
gerçi Delilah da son kitaplarda baya bir coştu... Sonbaharın Efendisi ile olan bağlantısı onun da ilginç şeyler yapmasına ve başarmasına sebep oluyor...
Menolly'nin vampir olması sebebiyle diğer kız kardeşler kadar ilgi çekici bir tarafı yok ama serinin ilerleyen kitaplarında ondan da ümitliyim ;)
seride çoook kalabalık bir karakter kadrosu var...
elfler,cinler,şeytanlar,periler,vampirler,tanrılar,ejderhalar ne ararsanız mevcut efendim...
konu gittikçe okuması daha keyifli bir hale geliyor...
çok akıcı bir anlatımı var yazarın... aksiyon boool olduğu için çok rahat okunup gidiyor...
yalnız çevirmenler değiştikçe bazı ifadeler de değişiyor... iki kitap boyunca bir karakterin adı Türkçeye çevirilip çoban püskülü diye anılırken üçüncü kitapta pat! çevirmen değişmiş ve biz çoban püskülünü artık ingilizce ismi ile okur olmuşuz... ;
YAYINEVLERİNDEN RİCA EDİYORUM, YA SERİYİ AYNI ÇEVİRMEN ÇEVİRSİN,YA DEĞİŞEN ÇEVİRMEN BİR ÖNCEKİ KİTABA BİR GÖZ ATSIN, YA DA SON OKUMALARI KİM YAPIYORSA BİRAZ DAHA DİKKAT ETSİN....
bu seride ve bence yazarın anlatımında ki tek eksiklik karakterleri yeterince sevemiyorsunuz...
yani yazar vardır size bir karakter anlatır ve siz ona aşık olursunuz!!!
mesela Anita Blake serisi okuyanlar bilir, Laurell K. Hamilton bir Jean Claude tarif eder, öyle bir anlatır ki siz ona aşık olur ve karşınız da görmüş kadar tanırsınız, bilirsiniz... Jean Claude'un tüm mimiklerini,el kol hareketlerini gözünüzde canlandırırsınız....
işte Yasmine Galenorn'da bu biraz eksik kalmış....
bir dünya karakterin birine bile aşık olmadım!!! ( ki beni bilirsiniz çok sevdiğim yada aşık olduğum bir karakter bulmakta zorlanmam :) )...
neyse böyle de olsa ben serinin takipçisiyim artık!!!
şükür ki seri Martı Yayınlarında... onların seriyi bitireceklerine ve bizi çok bekletmeden sıkmadan devam kitaplarını çıkaracaklarına güvenim tam....
keşkeee Anita Blake serisi de Martı'da olsaydı ;)
bu arada serinin orijinal kapaklar ile çıkıyor olması benim en sevdiğim taraflarından biri...
fantastik sevenlere ben tavsiye ediyorum...
okuyun anacım!!
zaten yetişkin türünde fantastik bulmak zor...
bulmuşkende kaçırmayın derim!!!! :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder