2 Mayıs 2013 Perşembe


Tanrıça serisi benim çoooook severek takip ettiğim bir seri... zaten biz büyük kızlara masal tadında bir seriyi nasıl sevmem... aşk ve mitoloji sevenlere ilaç gibi geleceğini düşünüyorum... bana ilk kitaptan beri keyfi veriyor...
seriye başlarken gece Evi serisi gibi gençlere uygun mudur acaba diye biraz tereddütlüydüm ama şükür ki öyle çıkmadı... 34 yaş itibariyle (34 yaşında ki zat ben oluyorum)gençlik kitapları beni biraz bayıyor...bu kitapta Truva Savaşından sıkılan üç tanrıçamızın (Hera-Athena-Venüs oluyor kendileri) olayları kurcalaması ve karıştırması sonucu gelişen bir hikaye okuyoruz... Tulsa'da yaşan iki modern dünya ölümlüsünü kapıp savaşın ortasına tamamen farklı bedenler ile atıyorlar... hatunlar biri 36 yaşında evlilik ve ilişki danışmanı diğeri 38 yaşında acil servis hemşiresi... çok şirin tiplerdi. ben ikisine de bayıldım... ağızları bozuk ve edepsiz kızlardı... tabi bir de iki adet erkek kahramanımız vardı... biri meşhur Akhilleus namı diğer Aşil(ben Brad Pitt olarak hayal ettim kendisini )diğeri ise kuzeni Patroklos (ben bu ismi sürekli patlaklos diye okudum o ayrı ) ikisi de sarışın ve de yakışıklı adamlardı tabiki!!! Akhilleusumuz içine öfkeli bir canavar girmesi ile lanetlenmişti ama kızımız Kat psiko olaylarından anladığı için ona çoook yardımcı oldu... hikayede karakterlerde çok güzeldi.bildiğimiz bir öyküyü daha aşk ve eğlence dolu bir hale getirmişti yazar... özellikle kadın karakterlerin diyalogları çok güzeldi.. beni epey güldürdü... ben kısaca okuyun bu seriyi veeee İÇİNİZDE Kİ TANRIÇAYI KUCAKLAYIN DERİM :)

2 yorum:

  1. Bu macerayı da okumak istiyorum:))

    YanıtlaSil
  2. ablammm okumalısın... hatunlar çoook tatlı... ağzı bozuk kızlar yahuu :)

    YanıtlaSil